POPLİTEAL BURSİTLER

Popliteal Bursitler, Dizin posteromedial yüzünde kas ve tendonlarla ilişkili başlıca 6 adet bursa bulunur. İki bursa arasında ya da bir bursa ve diz eklemi arasında bağlantı sık görülür. Popliteal bursaların en önemlisi gastroknemius kasının medial başı ve semimembranosus tendonu arasında yer alan semimembranosus bursasıdır. İnflamasyonunda diz arkasında, femurun medial kondiline yakın yumuşak şişlik palpe edilir. Genellikle tedavi gerekmez.  Popliteal kistler her yaşta görülebilir.

Çoğu spontan olarak oluşur ve çocuğun ailesi tarafından tesadüfen görülen, popliteal bölgenin ağrısız şişliği şeklindedir. Operasyondan kaçınmak gerekir, çünkü kist kendiliğinden kaybolabilir. Çocuklarda genellikle eklem hastalığı ile ilişkisi yoktur ve sıklıkla iki taraflıdır. Yetişkin popliteal kistleri medial menisküs posterior boynuz lezyonlarına veya başka bir eklem içi patolojiye bağlı olabilir. Ayırıcı tanı; piyojenik apse, anevrizma, lipom, ksantoma, vasküler tümörler, fibrosarkomlar ve tromboflebit ile yapılmalıdır. Kistler tipik olarak yarı şeffaftır, bu nedenle görüntülemede normal radyografiler yeterli gelmez, ultrason ve manyetik rezonans görüntüleme daha fazla bilgi sağlar. Şişlik rahatsız edecek şekilde büyümedikçe cerrahi işlem uygulanmamalıdır.

Baker kisti sinovyal membranın diz eklem kapsülünün posterioruna fıtıklaşmasına bağlı veya medial gastroknemius, semimembranosus bursadan birinin diz eklemiyle olan doğal bağlantısından eklem sıvısının kaçışına bağlı olarak gelişmektedir. Klinik olarak popliteal çukurun orta çizgisinin hafifçe medialinde fluktuasyon veren şişlik ve gerginlik oluşur. Diz hiperekstansiyon pozisyonunda iken daha kolay palpe edilir, genellikle ağrısızdır.  Atletlerde sık görülür.

Olguların çoğunda romatoid artrit ya da osteoartrit gibi eklem içi patoloji bulunur. Baker kisti içine dolan sıvı tek yönlüdür, zamanla kist genişleyerek diz fleksiyonunun kısıtlanmasına neden olabilir. Bazen kist içindeki basınç çok artınca patlar, sinovyal sıvı baldır içine geçerek akut ağrı ve inflamasyona sebep olur ve derin ven trombozunun klinik özelliklerini taklit edebilir. Artrografi ve venografi ile klinik problem
belirlenir.